KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN ÖNLEMESİ VE TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN SAĞLANMASI

KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN ÖNLEMESİ VE TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN SAĞLANMASI konusunda BELEDİYELERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ

Türkiye, Kadına yönelik Şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması amacını güden birçok uluslararası anlaşmalara imza atmıştır. 2011 de imzaladığı ‘’Kadına Yönelik şiddet ve Aile içi şiddetin Önlemesi ve Bunlarla Mücadeleye’’ ilişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ’nin 4/2 maddesinde “Taraf Devletler, kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı kınar ve kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı ve şiddeti önlemek üzere gereken yasal veya diğer tedbirleri gecikmeksizin alır ve bu kapsamda, kadın-erkek eşitliği ilkesini kendi ulusal anayasalarına ya da diğer uygun mevzuata dahil eder ve bu ilkenin uygulamada gerçekleştirilmesini güvence altına alır.” demektedir.

Bu düzenlemelerden biri de bu konuda yerel yönetimlere yüklenen hizmetlerdir. 5393 sayılı Belediyenin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen bu kanunun “Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 100.000 ‘i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açmak zorundadır. Diğerleri bütçelerine göre açabilir.” denilmektedir. Avrupa standartlarına göre sığınma evi kriteri her ‘’7.500 kadın için’’ bir kalacak yer öngörülmüşken Türkiye’de durum halen ’’ 13.000 kişiye ’’ bir kalacak yerdir.
Hem Devletin hem de çoğu belediyenin bu konuda görevini yapmaması kadınların sığınma evlerinde çocukları ile büyük sıkıntılar çekmesine ve gerekli güçlendirici – çözüm üretici süreci yaşayamadan şiddet ortamına geri dönmelerine ve şiddeti yaşamaya devam etmelerine sebep olmaktadır.

İlimizde 7 ilçe bu zorunluluğa uygun olmasına karşın Büyükşehir ve Tarsus Belediye sığınma evi mevcut, Yenişehir belediyesi 2 sığınma evi binası yapmış ancak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına devretmiş, Mezitli, Toroslar, Erdemli ve Silifke belediyesi ise halen sığınma evi açmamıştır. Akdeniz belediyesinin var olan sığınma evi ise atanan kayyum tarafından kapatılmıştır. İlimiz nüfusu ve bölgedeki savaş nedeniyle oluşan hızlı ve kontrolsüz artış düşünüldüğünde zaten şiddet istatistiklerinde ön sıralarda yer alan Mersin için kadın sığınma evinin önemi tartışılmaz noktadır.
Bu gerçekten yola çıkarak belediyeleri ve özellikle ilimizdeki belediyeleri ‘’Kadın Danışma Merkezi ‘’ ve ‘’Sığınma Evi ‘’ açmaları konusunda göreve çağırıyoruz. Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini sağlamak, kadına yönelik şiddeti önlemek adına uluslar arası sözleşmelerde ve ulusal yasa ve mevzuatlarda kendilerine düşen görevleri yapmalarını, cinsiyet eşitliği kültürünün yayılması için öngörülen’’Yerel Eşitlik birimlerini’’ oluşturmalarını, ‘’Toplumsal Cinsiyet Eşitliği perspektifini’’ belediyecilik hizmet anlayışına yerleştirmelerini talep ediyoruz.

Mersin Kadın Platformu

DİLEKÇELER GÖNDERİLDİ….
5393 sayılı Belediyenin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen kanununda “Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 100.000 ‘i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açmak zorundadır. Diğerleri bütçelerine göre açabilir.”der…
Belediyeleri göreve çağıran basın açıklamasının ardından masa üstünde gördüğünüz dilekçeler de yola çıktı… belediyelerden görevleri olan sıgınmaevi , kadın danışma merkezi ve eşitlik birimlerini oluşturmalarını talep ediyoruz.

Yazar: admin